10 Kasım 2015 Salı


"kahverengi boyalarla çizmiş, boynuna dokunduğum parmaklarım, beyaz tuvali anımsatan porselen fincana.
saç uçlarına kadar ezberlemiş, yüzündeki benleri sayabiliyor gözünü kapatınca.
korkarım ben, korkağın tekiyim aslında, yüzünü görmeye çekinmişimdir hep.
ilerde hatırlamam belki dişlerini sıktığında çenende oluşan o sevimle tümsekleri.
hatırlamam tabi. kaç yüz hafızama kazınmış ki? çizilip karalanmış hep."


hayatına girmiş tüm kadınlardan nefret ediyorum adam. ne kadar kötü kadınlar yaşamış bu şehirde, ne melanet bir havası var bu isli gökyüzünün. İsine bulamış tüm kadınlar seni ve savaş boyalarını bu islerle tamamlamış gelmişsin bana.
beni sana zamansız gönderen tanrı babanın bir bildiği var mı?
acıyorum sana. acınmaktan nefret edersin bilirim, sen diye yapmıyorum ki bunu. kendim gibi acıyorum sana. kendimden öte tutmuyor, ayrı bir yere koymuyorum seni, benim gibi hissettiğini gördüğüm günden beri.
insanların tamamen kötü düşündüğünü göstermeye çalıştın haftalarca. "bak bunlar insan, bunlar beyinlerini alet ederler kötü düşlerine!" güzel dedin canına yandığım. iyi dedin hoş dedin de, küçücük bir kutunun içinde gördüğün bu. bundan başka yerler başka insanlar, başka düşler var. evet insanlar her daim kötü, freud babamızın üçüncü seçeneği. kaç yaşında gördüm ben bu kotu insan yüzlerini, ne zamandır tanışıklığım var düşleriyle bir bilsen. Maskelerimiz güzel. Yok öyle 'ya olduğun gibi görün yada göründüğün gibi ol', kim göründüğü gibi olmuş şu dünyada. Sen yeterince yalın mısın insanlara? Ruhunun kapalı kaldığı cam fanus çiziklerle dolu seninde. Hadi görün şimdi olduğun gibi, berraklığını göster insancıklara! yok sesini sevdiğim, yok.
ne benim savaşmaya hazırlanmak için savaş boyam ne de piyonumu hareket ettirmek için gücüm... hiç bir şeye mecalim yok. manası yok.
farkındasın. farkında olmak. canımı yakabileceğin bütün kozlar elinde ve vurucu hamlelerine yavaş yavaş hazırlık yapıyorsun. beni nasıl yıkacağını çok iyi bilen bir adamsın sen, farkında bir adamsın. ki ben tüm samimiyetimle çıkardım kafamı cam fanusun içinden. oysaki oksijen ciğerlerimi yakarak öldürürdü beni, ve sanırım oksijen olup içime dolmanı göze alan bendim.
hayatına giren tüm kadınlardan nefret ediyorum. o kadınların intikamını alıyorsun benden. benim bu denli nefret dolu bir adama şefkatle karşılık vermem, acınası, sanırım. diyorum ya kendime gibi acıyorum diye. o zaman ne diyelim, acınası halimize!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder